Önce İnsan Sonra Haber

'Milli And' için tören

Mustafa Kemal Atatürk Misak-ı Milli’yi siyasetinin merkezine koymuştur. Nitekim Hatay’ın anavatana katılması ve 1936 tarihli Montrö Sözleşmesi’yle boğazların Türkiye’nin egemenliğine alınması bu siyasetin sonucudur.

Gündem 29 Ocak 2020 Çarşamba / 4 yıl önce
'Milli And' için tören

Ekleyen: Kozmiktürk

Kozmiktürk-Haber Merkezi

Osmanlı Mebusan Meclisinin gizli oturumunda kabul edilen 6 karardan oluşan ‘Misak-ı Milli’nin (Milli And) kabul edilişinin 100. yılı ekseninde anma etkinlikleri düzenlendi. 100 yıl önce gizli oturumun gerçekleştirildiği Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Konferans Salonundaki törende konuşan İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, “Atatürk’ün önderliğinde 20. Yüzyılın en büyük, en onurlu mücadelesi Anadolu topraklarında verildi. Bu, İmparatorluğun küllerinden yeni bir devlet, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması mücadelesiydi. Milli Mücadele ruhu Misak-ı Milli ruhudur” dedi.

“Misak-ı Milli sonraki süreçte ulusal dış politikamızın temeli ve Lozan Konferansı’nda Türkiye’nin talebi olacaktı” diyen Hamzaçebi şöyle dedi:

“Mustafa Kemal Atatürk Misak-ı Milli’yi siyasetinin merkezine koymuştur. Nitekim Hatay’ın anavatana katılması ve 1936 tarihli Montrö Sözleşmesi’yle boğazların Türkiye’nin egemenliğine alınması bu siyasetin sonucudur. Bu iki olay Lozan Antlaşması’nı tamamlamıştır. Bugün Lozan Antlaşmasını ve Atatürk’ü eleştirenlere İngiliz Loyd George’un şu cümlelerini hatırlatmak yeterli olacaktır. George bu cümlelerinde milli mücadelede karşımızda olan devletleri ‘medeniyet’, Türkiye’yi ve Türkleri ise hakaretamiz bir şekilde ‘vahşi’ olarak tanımlamıştır. O cümleler şöyledir:

‘Lozan Türkiye’nin başarısı medeniyetin yenilgisidir. Batı medeniyeti vahşetin Avrupa’ya geri dönmesine karşı son savaşını verdi. Sevr’den Mudanya’ya bir ricattı. Mudanya’dan Lozan’a ise bir bozgundur.’

İşte diyorum ki Lozan bizim gururumuzdur.”

VAR OLMAK İÇİN KAVİMLEŞMEYDİ

TTK Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Misak-ı Milli'nin hayati bir belge olduğunu anlattı.

Misak-ı Milli'nin "Misak-ı Peyman-i" olarak da adlandırıldığını ve "peyman"ın kavimleşme anlamına geldiğini aktaran Turan, Türk milletinin var olmak ve istiklal için kavimleştiğini söyledi.

O zamanki 168 kişilik parlamentodan sadece 72 kişinin toplanabildiğini kaydeden Turan, şöyle konuştu:

“Parlamento 12 Ocak'ta son derece zor şartlar altında açılmıştı. Bu metin, tehditkar bir atmosferin gölgesinde hazırlanmıştı. Şu ifadeyi her zaman çok sevmişimdir, 'Gazi Meclis.' Meclisimiz, gerçekten gazidir ve o gazilik de orada başlamıştır. 72 kişilik grup gaziliği hakkıyla aldı. Bu Gazi Meclis'in almış olduğu kararla şüphesiz bir hukuk belgesini ortaya koydular. Yani, 'Hukukun başı Türk milleti ölmesin, yaşasın.' hukukuydu. Bütün hukuk belgeleri hep şunun üzerinde durur, 'İnsan hayati yaşaması en önemli hukuktur.' İşte bu belge bunu ortaya koyuyordu. Dünya emperyalist çarklarının bütün duvarları tam anlamıyla örülmüştü. Misak-ı Milli, o çelik duvarları yaran bir sesti. Allah bir daha bu Misak-ı Milli'yi milletimize yazdırmasın.”

EN KIYMETLİ ÇALIŞMA

Eski TBMM Başkanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, programdaki konuşmasında, Misak-ı Milli kararlarının milli sınırların belirlendiği bir belge olarak hafızalarda yer aldığını anımsattı.

Anadolu Ajansı'nın aktardığına göre, 31 Mart 1877'de açılan Meclis-i Mebusan'ın yaptığı en kıymetli çalışmanın Misak-ı Milli kararlarını almak olduğunu belirten Yıldırım, bu kararların, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas güzergahında başlattığı İstiklal Mücadelesi'nde ele alınan ilkelerinin özeti olduğunu söyledi.

Yıldırım, Misak-ı Milli'nin Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi olarak kabul edildiğine, milli mücadeleyi başarısızlığa mahkum etmek isteyen fitne odaklarına en güzel cevabın bu belgeyle verildiğine dikkati çekti.

Yıldırım, Misak-ı Milli sınırlarına tam olarak ulaşılamamış olsa bile 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının düşmandan temizlendiğini aktardı.

Buradaki programın ardından Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezine geçilerek, Misak-ı Milli'ye ilişkin belge ve fotoğraflardan oluşan serginin açılışı yapıldı.

Anma etkinlikleri, TTK'nın hazırladığı Misak-ı Milli belgeselinin gösteriminin ardından verilen resepsiyonla sona erdi.

misak-ımillimeclis-imebusan100yılanmatörenakifhamzaçebi