Eyy Trump...

Hakan Şanlıtürk-Süleyman Sancak -Kozmiktürk

Donald'ın twitlerinden sonra Tayyip Bey’den bekledim ama ses gelmedi. O yüzden 'Eyy Trump!' diye çıkışmak bana kaldı.

Clinton’la girdiğin Başkanlık yarışında seni destekledim.

‘Küreselciler değil vatanseverler kazanacak’ demen hoşuma gitti.

Neo Con’lara karşı savaşmanı beğeniyle izliyordum...

Ama iki gündür sergilediğin rezaletlerle bir çuval inciri berbat ettin. Sepete topladığın yumurtaları kırdın.

O küstahça ifadeleri ayık kafayla mı döktürdün doğrusu merak etmedim değil.

Diyorsun ki, “Türkiye benim büyük ve eşsiz bilgeliğimin sınırlarını aşacak bir şey yaparsa, Türkiye ekonomisini -daha önce de yaptığım gibi- tamamen yok edip imha edeceğim.”

Yani patron sensin, sınırları sen çizdin, yaramazlık yaparsak kulağımızı çekeceksin! Aynı elinde beyzbol sopasıyla bize mesaj veren Obama’ya benzedin. Ama bak Obama ortalıkta yok.

Bu yaptığın açıklama en basit ifadeyle ‘diplomasi skandalı’dır. Ama senin anlayacağın dilden ifade edersem; ‘küstahlık, cahillik, bayağılık, vefasızlık, düşmanlığın ilanı’dır.

Siz Amerikalılar “Türkiye kontrolümüzden çıkarsa kafasına vura vura hizaya getiririz” moduna kendinizi fazla kaptırmışsınız. Anlamadığınız şey; o dediğiniz artık olmuyor. Dostsan dost gibi davranırsın, karşılığında dostluk görürsün. Aksi halde hakettiğin gibi muameleye tabi olursun.

Türkiye’nin size güvenmesi için neden yok. Sizin Türkiye’ye itimat etmeniz için sebep çok.

Attığınız kazıklar Ankara’dan Las Wegas’a yol olur. Füze attınız, çuval geçirdiniz, havadan bombaladınız, yapmadığınız kahpelik kalmadı... Halbu ki biz size aynısını yapmadık.

Sadece “milli çıkarlarıma dokunma, ülkemi karıştırma, ben dünya ile dostça yaşamaya devam etmek istiyorum” diyoruz.

Irak’ta, Suriye’de, Güneydoğu’da binlerce şehit verdik. O kınalı kuzular sizin yüzünüzden, sizin doymak bilmeyen iştahınız yüzünden şehadete yürüdü. Vatanları için toprağa düştü.

Siyonistler sizi esir almış, onların politikalarını uyguluyor, bölgeyi kan çanağına çeviriyorsunuz. ‘Büyük İsrail’ için, Çin’i, Rusya’yı kuşatmak için uygulanan siyonist politikalar acı ve kandan başka şey getirmedi. Ama siz durmuyorsunuz. ‘Bırakın dünya barış içinde yaşasın’ diyoruz ama duymuyorsunuz.

Kürtler ve Türkler ezeli ve ebedi kardeş. Oluşturduğunuz YPG/PKK yapısının yöneticileri Kürt değil. Ama hala Türkiye’yi Kürtlerle çatışıyor pozisyonuna sokmaya çalışıyorsunuz. Üstüne üstlük bir de yanındaki tarihçilerin ‘yüzyıllardır savaşıyorlar’ gibi saçmalıklarını ifadelerine konu ediyorsun. Size de, bu politikalara aldananlara da haykırmak isterim:

‘Onlar Kürt değil...'

Sevgili, pek bilge! Trump...

İtalyan şairi Tasso'yu bilir misin? Şair Türkler için, "Beyler, Türk, dost yanında ve silahsız düşman karşısında insanı okşayan tatlı bir seher yelidir, berrak gibi bir göldür. Gönül açan, huzur veren bu yeli yıldırırsan amansız bir kasırgaya, korkunç bir denize ve insafsız bir yıldırıma dönüşür" der...

Türkiye’yi ve bölgeyi rahat bırakmanı öneririm. Bırak Türkiye gereğini yapsın. Cerablus’a, Afrin’e nasıl barış götürdüyse Fırat’ın Doğusu’na da aynısını yapsın.

Siyonistlerin prangalarından kurtul.

Gözümden fena halde düştün. Çok ayıp ettin. Umarım toparlarsın kendini...

Son not bizimkilere...

Amerika ve Avrupa kamuoylarına sahip çıkın. Kirli provokasyonlarla düşmanlıkların körüklenmesine engel olun...