Önce İnsan Sonra Haber

Yıpranmış defteri kapatma vakti...

Ekonomiye yüklenen faturanın bedeli vatandaşa yükleniyor. Devlet öğrencinin harcından yediği tosttan vergi alır mı alıyor. Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir sistem yok.

Gündem 14 Mayıs 2018 Pazartesi / 6 yıl önce
Yıpranmış defteri kapatma vakti...

Ekleyen: Kozmiktürk

İYİ Parti ‘Cumhurbaşkanlığı Seçim Kampanyası Başlangıç Toplantısı’nda konuşan Meral Akşener, "Gittikçe artan şekilde hırpalanan insanlarımıza yalnız değilsin diyoruz. Ben burada 16 yıldır iktidarda olan hükümete eleştiren bir konuşma yapmayacağım. Bir siyasi partinin lideri iktidarının 16. Yılında millete adalet ve özgürlüğü vaat ediyorsa, sözün tükendiği yerdir. Artık bu yıpranmış defteri kapatma vakti gelmiştir" dedi.

Coşkulu bir dinleyici kitlesine seslenen Akşener'in mesajları özetle şöyle:

“‘Aziz milletimiz adaylığa karar verirken düşündüğüm tek şey vardı. Son yıllarda insanla devlet arasındaki uçurumu ortadan kaldırmak. Bugün millet yeniden büyük bir değişime ihtiyaç duymaktadır. Milletim bana güvendi sadece 6 saat içinde 100 bin imza vererek milletine sahip çıktı.

Gençlerimizin üzerine örtülen umutsuzluk örtüsünü kaldırmak zorundayız. Devleti yönetenlerin birinci görevi devletle dünyayı buluşturmak olmalıdır. Öncelikle bilinmesi gerek ki devleti yönetmek ayrı şey gündelik siyaset ayrı şeydir. Türkiye nasıl bir ülkedir hatırlatmak isterim. Türkiye bir verdiğinizde bin veren bir ülkedir. Üzerine gelen düşmanının üstesinden gelmenin kanıtları ile dolu bir ülkedir. Türkiye dikkatleri üzerinde tutmayı hak eden üstün nitelikte bir ülkedir. Bizler Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten bunu öğrendik. Kısaca Türkiye ayaklarından tutup geriye çeken olmasa zirveye çıkacak bir ülkedir. Yeter ki ülkemiz siyasetçiler tarafından değil devlet adamları tarafından yönetilsin. Güçlenen bir devlet anlayışına sahip olmalıyız. Biz bayram sofrasından bahsediyoruz çünkü milletimizin o sofranın etrafında toplanan büyük bir aile olduğumuza inanıyoruz. Bana hediye edilen tülbent ve yazmaları öpüp başıma koyma nedenim budur. Biz güneşin her doğuşunda yine olacağız. Savaşmak gerektiğinde o savaşı kazanacak güçte olacağız.

Askeri Liseler vaadi

Milletimizin yüzde 82’si geçmişe özlem duyuyor. Son yıllardaki itelenip kakılmamıza son vererek yeniden dünyaya örnek olacak şekilde geliyoruz. Devletin işleyiş maaliyetini düşürecek çözümlerimiz var. Devletin imkanlarının yandaşa aktarılmasına son verilmelidir. Ülkemizde bilimin gelişmesinde en büyük engel olan YÖK’ü tarihin sayfalarına göndermek bizim boynumuzun borcu olsun. Kuleli ve Işıklar Askeri Lisesi’ni yeniden açacağız.

Nefes aldırmaya geliyoruz

Milletimize rahat bir nefes aldırmaya geliyoruz. Ayakları yere basan güven veren bir ekonomi olmadan Türkiye’yi geleceğe taşıyamazsınız. Çok önemli isimlerle işbirliği yaptık. İlk beş yılda hedefimiz enflasyonu yüzde 5’in altına düşürmek ve altyapı çalışmalarını hazırlamak olacaktır. Alacağımız her karar mülkiyet haklarına saygı duyarak şeffaf olacaktır. Bütün enerjimizi üretime vereceğiz. Biz ekonomiyi siyasetçi değil güven yönetir diyoruz. Ekonomiye yüklenen faturanın bedeli vatandaşa yükleniyor. Devlet öğrencinin harcından yediği tosttan vergi alır mı alıyor. Dünyanın hiç bir yerinde böyle bir sistem yok.

Adalet olmayan saraylara gerek yok

İçinde adalet olmayan adalet saraylarına ihtiyaç yok. Dış politka siyasetçilerin iki dudağı arısına sıkışmaması gereken alan olmalıdır. Türk politakası vitrine oynayan hamlelerle malup dış politika gerçeğe dönüşmemelidir. Bir krizlerden beslenen değil dünyaya örmek olacak bir dış politika politikası hazırladık. Bizler şeffaflıkla kazanmak isteyen bir dış politika uygulayacağız. Türkiye ekonomik coğrafya kavramı ile anılmalıdır. Devlet fibi davranırsanız mülteci dalgası altında kalmazsınız. 2019 Ramazan’ında Suriye’de iftar yapacağımız bir dış politika planıyla hareket ediyoruz. Türkiye büyük potansiyele sahiptir. 81  milyona değil 181 milyona rahat bir yaşam sunar.  Dış işleri bürokrasisi yapılan hakaretere cevap yetiştiremez oldu. Olursa Türkiye’nin kredisini tüketirsiniz.

Son yıllarda Türkiye ABD ilişkileri eskilerin deyimiyle çift yönlü yorgana dönmüştür. En kötü komşu sizinle kavga edendir. Savaşlara sevinemeyiz,Müslümanların bombalanmasına el ovuşturan olamayız Taşları sadece cesurlar döşer. Türkiye’yi yeni bir medeniyet çizgisine taşıyacağız. Medya ve iletişim alanları özgür olmalıdır. Demokratik katılım güçlü parlamento vazgeçilmezdir. Parlamenter sisteme geçiş için bir geçiş planı planlamaktayız. Milletimizin başı göğe değinceye kadar yürüyeceğiz. Büyük Önder Atatürk’ün dediği gibi, ‘Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar.’

Çocukları, torunları ABD pasaportu taşıyor

ABD'ye en çok bağırıp çağıranların çocukları, torunları Amerikan pasaportu taşıyor. Süleyman Şah'ın ölümüyle Kayı boyunun yönetimini devralan Haymana'nın Anadolu'da kendisine “nereye kadar yürüyeceğiz” diyenlere obamızın başı göğe erene kadar” dediğini hatırlattı. Kendisine soranlara da “milletimizin başı göğe değinceye kadar” yanıtını verdiğini söyledi.

Lütfen hepiniz Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartlarınızı çıkarın. Göreyim. İşte Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapusu budur. Ağa da budur, reis de budur, paşa da budur. İrade sahibi budur. 80 milyonun tamamı aynı haklara sahiptir. Ne biri diğerimizden üstün ne biri diğerimizden aşağıdır. Her hedefimiz için öyle uzun yıllar koymuyoruz.

İYİ PartiCumhurbaşkanlığı Seçim Kampanyası Başlangıç Toplantısı’nda konuşan Meral Akşener