Türkiye sıcak gelişmeler ülkesi. Lakin bunlar genelde can sıkan cinsinden.
2002'den beri Türkiye'de tek parti iktidar. Aradan geçen 15 yıllık süreçte yaşanan çok sayıda sarsıcı olay var. Bunların başında terör ve ona bağlı güvenlik sorunları geliyor. 2002'de neredeyse sıfıra indirilen terör yıllar içinde tavan yaptı. Güneydoğu'da hendek eylemleriyle ciddi bir kalkışma gerçekleştirilmeye çalışıldı. 15 Temmuz ise akla mantığa gelmeyecek bir tabloydu, yaşandı...
Uzun iktidar dönemleri doğal olarak memnuniyetsiz, tepkili bir kitlenin oluşmasını kaçınılmaz kılar. Türkiye'de de aynısı oldu. İktidara kızan, ekonomi ve güvenlik kaygısı taşıyan, adaletsiz uygulamalara öfkeli geniş kitle dikkat çekmeye başladı.
Böylesi bir manzarada yeni bir siyasi oluşum arayışı ete kemiğe büründü. Meral Akşener bu kesimin beklentilerini karşılamak gayesiyle yola çıktı. Hazırlık aşamasında umutlar ve heyecanlar herkes tarafından gözlendi. Lakin parti kuruluşuyla birlikte umutların yerini karamsarlık aldı. Akşener'in partisi ölü doğdu. Akşener daha yolun başında yol arkadaşlarını tabiri caizse kenara attı. Nuri Okutan, İsmail Ok ve Yusuf Halaçoğlu gibi her siyasi partiye lazım olan, kaliteli, bilgili marka iki milletvekilinin Başkanlık Divanı'na giremediği başka deyişle alınmadığı bir yeni partiye nasıl bakılır ki? Bu iki isimden daha faydalı, daha yakışan isimleri bulup Başkanlık Divanı'na alsalar belki makul karşılanabilirdi. Ama öyle de olmadı.
Tayyip Erdoğan siyasette fenomen biri. Toplumdaki tepkilerin ve oluşan gazın farkında olmadığını söylemek mümkün değil. Meral Akşener, yeni partisiyle ve bugüne kadar ki adımlarıyla iktidara tehdit olacak öfkeli kesimin gazını almaktan öte bir ilerleme gerçekleştiremeyecek kanaatindeyim. Bu durum ise iktidarın ekmeğine yağ sürmekten başka anlam taşımıyor.
Medyasıyla, işadamlarıyla desteklense de Akşener hareketinin varacağı bir hedef yok. Bu Bayan'a bel bağlayan 'Anadolu Tosunları'nı bu vesileyle bilgilendirmiş olayım. Çok fazla heyecan yaparak kendilerinden fedakarlık yapmasınlar. 'Anadolu Tosunları'nın heyecanlarını sömürmek isteyenlerin şimdilik amaçlarına ulaştığı da vakıa. İddialı davrandığımın farkındayım. Lakin şu anki yaklaşımları devam ettiği takdirde durum değişmez.
Tabi yaşadıklarımızdan ortaya çıkan başka bir sonuç daha var. O da, "Siyasetteki boşluk bile kontrol altında organize ediliyor, kontrol dışı siyasi çıkışlara fırsat verilmiyor" gerçeği.
Mevcut durumda gelişmeler iktidar partisine yarıyor.
Yarın başka alternetifler bulunmadığı takdirde dar alanda kısa paslaşmalar sürüp gidecek...