İş gerçekten çok ciddi bir hal aldı...

Akademisyen Erol Mütercimler, Türkiye'nin milli meselesi Kıbrıs ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Mütercimler, "Kıbrıs, kaybedilmek üzere. Şaka değil" dedi.

Yaptığı açıklamalarla kamuoyunun yakından tanıdığı Strateji Uzmanı Yazar Erol Mütercimler, bu kez yavru vatan Kıbrıs'a ilişkin yorumlarda bulundu. Şahsi YouTube kanalında Kıbrıs meselesine ilişkin dikkat çeken değerlendirmeler yapan Mütercimler “İş gerçekten çok ciddi bir hal aldı. Kıbrıs, kaybedilmek üzere. Şaka değil. Hiç abartmadan konuşuyorum; gerçekten Kıbrıs, kaybedilmek üzere” dedi.

Deniz Kuvvetleri’nde subay olduğu dönemin komutanlarının kendisine emanet ettikleri Kıbrıs hatıratına dayanarak “Satılık Ada Kıbrıs” kitabını yazdığını hatırlatan Mütercimler, Kıbrıs’a gönül verdiğini, bu sebeple de Kıbrıs’la ilgili gelişmeleri her gün izlediğini söyledi.

Doğal gaz ve petrol yataklarının kontrolü açısından Kıbrıs’ın büyük önem taşıdığını ifade eden Mütercimler, ABD ve İngiltere’nin Kıbrıs meselesinde çözümsüzlüğü sürdürmek istediklerini, Rusya’nın da onlara katıldığını dile getirdi.

Mütercimler, Kıbrıs’ın Orta Doğu’dan ayrılamaz bir parça olduğunu belirterek, ABD ve İngiltere’nin Kıbrıs’ta sürdürülebilir gerginlik stratejisi uyguladıklarını söyledi.

"KIBRIS DAMARININ KESİLMEMESİ GEREKİYOR"

Türkiye’nin oyun tahtasının tamamen dışına atıldığını ileri süren Mütercimler, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kaybedilirse, Türkiye’nin ulusal güvenliği olağan üstü büyük tehlike altındadır” dedi. Milli Gazete'nin aktardığına göre Mütercimler, sözlerine şöyle devam etti:

“Nedenini söyleyeyim: Yarın öbür gün Türkiye, herhangi bir savaşın içinde tutulacak olursa, dünyaya çıkabileceği yer, yalnızca ve yalnızca işte bu İskenderun Körfezi - Hatay, o bölgedir. Neden? Karadeniz, bir iç deniz. Nereden çıkıyorsunuz dünyaya? Marmara bir iç deniz. Ege, Avrupa Birliği sınırı. Yarın öbür gün NATO ile problem yaşadığınızda NATO, olduğu gibi senin karşında. Bakın şimdi çıkışınız yok oradan da. Kala kala size işte Akdeniz, bu söylediğim çıkış yeri kalıyor. Eee? Karpas Burnu’nu da kaybettiyseniz eğer ve Karpas Burnu’na da gelip hava savunma sistemleri yerleştirilecek olursa nasıl çıkacaksınız? Ne yapacaksınız? Onun için Kıbrıs, bizim hayatımızın ona bağlı olduğu bir damardır. O damarın kesilmemesi gerekiyor. O damarı kestirdiğimiz andan itibaren, unutmayalım ki hayatımız, ölümcül derecede tehlikeye düşer.”