İYİ Parti kongre yaptı, ortalık karıştı. Adına 'Liste krizi' denilen tartışmanın yansımalarını seyrediyoruz.

Bazı milletvekilleri parti yönetimine tepki gösterdi. Bazıları hızını alamayıp İl Başkanı'nı da kavgaya dahil etti. Kızgın olanların hedefinde Akşener, Koray Aydın ve Buğra Kavuncu var görüldüğü kadarıyla. 

İYİ Parti'deki bu hareketlenmeyle ilgili değerlendirmelerimi aktarmadan önce şu başlıkları anımsatmış olayım:

- Devlet Bahçeli sert sözler ettiği Meral Akşener'i MHP'ye dönmeye çağırdı.

- Tayyip Bey'de topa girdi ve İYİ Parti için 'yerli - milli' yorumu yaptı. 

- Kocaeli Milletvekili Lütfi Türkkan iktidarla bir araya gelinmesine rıza gösterdiklerini 'bakan isteriz' noktasına kadar taşıdı. Bu açıklamaya partisinden tepkiler olduğunu da vurgulayalım.

Bunları anlatmamın nedeni İYİ Parti ile Cumhur İttifakı arasında perde arkasında paslaşma olduğunun göstergesi niteliği taşımalası.

Kongre meselesine dönersek...

İYİ Parti'den bazı saygın isimlerle konuştum. Meral Hanım'ın 'haberi yok' dediler. Ankara ve istanbul İl Kongrelerinnde yaşanan yarışlar Koray Aydın'a tepkiyi katlamış. Zira Aytun Çıray ve Ümit Özdağ gibi bazı vekiller bu kongrelere müdahil olmak, istedikleri gibi şekillendirmek ekseninde girişimler yapmış. 

İstanbul İl Kongresi'nde Kavuncu'nun karşısına rakip çıkmasına, o rakibin kazanmasına gayret etmiş bu kızgın vekiller. yani anlayacağınız Kongre'deki gerilimden önce zaten bir öfkeli hal varmış.

Aslında İYİ Partide yaşanan gerilimi, 'parti içi yarışta rakipleriyle baş edemeyenlerin isyanı' diye okuyabiliriz. Çünkü, şöyle deniliyor:

"Madem Koray Aydın'la derdiniz var o zaman parti içinde yolu yordamınca mücadelenizi sürdürebilirdiniz. Bu girişiminiz Aydın'ı varsa size karşı mücadelesinde haklı konuma getirmiş oldu. Halbuki etkisi kırılmış vaziyetteydi."

Ne yapılabilirdi? Genel Başkan'a tepkiler iletilirdi, kapalı grup toplantılarında çıkışlar yapılabilirdi...

İYİ Parti'nin önceki büyük kongresinde İsmail Koncuk, Yavuz Ağıralioğlu ve Nuri Okutan bugün cıngar çıkaran isimlerin bahsettiği listeye yazılmamıştı. Ama onlar bilek gücüyle yani delege sevgisiyle listeyi delip GİK'e girdiler. 'Bizi niye yazmadınız?' diye isyan etmediler. İlerleyen zaman içinde Akşener'de onları Başkanlık Divanı'na alarak partililerin tercihine saygılı davrandı. 

Aytun Çıray siyasetin maharetli ekibinden ama anlaşılan İYİ Parti'de istedikleri olmuyor. Mesela CHP milletvekiliyken Meral Akşener'le buluşup 'parti kur, seninleyim' demesi ilginçtir. 

Çok kongre izlemiş, haber yapmış biri olarak Özdağ, Çıray ve diğerlerinin yaklaşımlarını 'bireyselci' bulduğumu söylemeliyim. Anladığım kadarıyla muhtemel bir seçimde milletvekili adayı yapılmama endişesi de taşıyorlar. Koray Aydın, Özdağ için fezelekesini ima ederek "O teslim alındı" diyormuş. İsyancı vekiller 4 kişi görünüyor ama ikisi gelecek grup toplantısına katılıp Özdağ ve Çıray'la görüntü vermekten kaçınırsa da şaşırmayın.

Bütün olanlara rağmen parti merkezinde hava isyancıların hatalarını telafi etmelerine fırsat verecek kıvamda. Disiplin işlemi için Meral Akşener'in dosyaları sevketmesi gerekiyor. Şu aşamada bunun uygulamaya konulmayacağı izlenimi edindim. Yani 'hain muamelesi' yapılmayacak. Bundan sonrasını bu isimlerin davranışları belirleyecek.